9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, ''Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri, askeri dönemler de dahil -ki biz onları iyi biliriz- böylesine korkulu bir dönem yaşanmadı'' dedi.
Türkiye’nin 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası'nın (ATSO) 123. kuruluş yıldönümü ve geleneksel ödül töreninde konuştu. Türkiye’nin neresine gidilirse, gidilsin korku ve endişenin hakim olduğunu söyleyen Demirel, şöyle konuştu:
''Ülkemizde korku geniş çapta hakimdir. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğundan beri, askeri dönemler dahil, -ki biz onları iyi biliriz- böylesine korkulu bir dönem yaşanmadı. Vatandaşlar, ziyarete gelenler (acaba burası dinleniyor mu) diye soruyorlar bana. Bir ülkenin insanları kendi ülkelerinde bu duruma düşürülür mü? Bu kendiliğinden olur mu? Olmaz. Aslında bu zeminin nezaketini biliyorum ama bunları söylemesem olur mu? Başka söyleyecek lafım da yok zaten. Var da söylense de olur söylenmese de olur cinsinden. “Efendim bu zeminde siyaset yapmayın”. Yaptığımız siyaset değil, şikayet. Şikayet yapmayayım mı? Onun içindir ki eleştiriler Türkiye'de bir kamuoyu yapmaya kafi değil. Kamuoyunu aydınlatmaya bile kafi değil. Siyaset büyük sıkıntılar içinde.
Korku İmparatorluğu
Siyaset aslında sadece iktidardan ibaret değildir. İktidar sadece kendisinden ibaret sayarsa diğer kurulları susturmak mecburiyetindedir. Eğer bir ülkede özgür iletişim vasıtaları, özgür basın, özgür meslek kuruluşları, özgür üniversite yoksa, veyahut da bunların hepsi varolup da tabela olarak varsa ve fonksiyonlarını ifa etmiyorlarsa, bu ülkede sadece siyasi muhalefetten her şeyi beklemek çok yanlıştır. Siyasi muhalefet çırpınır durur. Derdini anlatacak kimse bulmakta sıkıntı çeker.
Üzüntüyle söyleyeyim ki bugünkü Türkiye'de korku imparatorluğunun kurulmasında yanlışları söyleyememek ya da söylendiği zaman yanlışları söyleyenlerin (aman bana dokunmayan yılan bin yaşasın) şeklindeki bir duyguya kapılmış olmasıdır. Böyle olur mu? 70 milyon insan korkar mı, bir millet korkar mı? Korkmaz ama maalesef bu hissiyat yaygındır.''
Herkes mi rejim düşmanı?
Telefon konuşmalarının dinlenmesi konusuna da değinen Demirel, telefonun, dünyadaki en önemli iletişim aracı, insanları birbirine yaklaştıran, dünyayı küçülten birşey olduğunu belirterek, ''Ama telefonlarınızı dinliyorlarsa, bunu dinlemeye kimin ne hakkı var? Bir ülkede herkes devlet düşmanı olabilir mi, bir ülkede herkes rejim düşmanı olur mu, bir ülkenin savcısı devlet düşmanı olur mu, Yargıtay'ı devlet düşmanı olur mu, bir ülkenin kurumları o rejimin düşmanı olur mu? Yahut rasgele hoşlanmadığınız insanların telefonlarını dinleyip adamları hapsederseniz acaba o telefon hizmete mi yarar zulme mi? Bunlar zulümdür'' diye konuştu.
kaynak: Tercüman
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder